Iki Film Bir Yönetmen (ePub)

KITAP HAKKINDA
Atmis yaslarindaki teyzeyle aramda söyle bir diyalog geçti. Hatirlayabildigim kadariyla aktarmaya çalisayim:
--Kisaca kitabinizi özetleyebilir misiniz? Ne Anlatiyor Iki Film Bir Yönetmen adini verdiginiz bu kitap?
--Kendiniz okuyup karar verin isterim.
--Tamam da önce sizden dinleyelim. Elbet de biz de okuyup ona göre karar verecegiz. Roman mi yazdiniz?
--Edebiyatçi degilim. Roman yazmayi bilmem. Aslinda ben egitimin sorunlarini anlatmak için bir seyler yazmaya çalistim. Bilinen ama çözülmeyen sorunlardan söz ettim.
--Egitim konulu roman yazdiniz o zaman?
--Hayir.
--Ne yazdiniz peki? Roman degilse öykü yazdiniz?
--Bilmiyorum, sanirim öykü de degil.
--Ne peki?
--Söyle bir bakarsaniz anlarsiniz belki.
--Senaryo mu yoksa? Film, yani senaryo olarak mi egitimin sorunlarini dile getirdiniz?
--Bir nevi senaryo denemesi de diyebiliriz.
--Edebiyatçi degilsiniz, roman yazmayi da bilmiyorsunuz... Senaryo yazmayi nasil ögrendiniz?
--Ögrenmedim efendim.
--Ilk kez mi senaryo yazdiniz?
--Ilk kez...
--Bilmeden, arastirmadan, okumadan senaryo mu yazdiniz?
--Denedim, yazip yazamadigima siz karar vereceksiniz?
--Karar merci mi burasi?
--Degil mi? Kitap basmiyor musunuz?
--Basiyoruz da, roman basiyoruz, dagitim yapiyoruz. Isimiz senaryo basip dagitmak degil. Çok ünlü olacaksiniz ki yazdiklarinizin, hele de senaryolarinizin alicisi olsun. Yanlis anlamadim degil mi? Teknigini bilmeden, bir deneme olarak ilk kez senaryo yazmaya kalkistiniz. Dogru anlamis miyim?
--Çok dogru. Teknik bilmeden yazmaya basladim.
--Bir kagit bir kalem yeter dediniz yani?
--Evet. Bugüne kadar, çok senaryo gördüm ama, bastan sona hiç birini okumadim. Yilmaz Güney'in bazi senaryolarini buldum mesela, ama okumadim. Bir senaryo nasil yazilir, hangi teknikler kullanilir, bilmeden yazmaya koyuldum.
--Cahil cesareti diyorsunuz? Öyle ya, adamin diplomasi yok, ama ülke yönetiyor. Güresçiden tiyatro müdürü oluyor... Mümpenlik bu, baska bir sey degil.
--Bir sey mi dedin evladim? Duyamadim.
--Sana demiyorum teyze, kendi kendime söyleniyorum.
--Hizli söyle de ben de duyayim.
--Diyorum ki ne güzel, okumadan, arastirmadan senaryo yazmissiniz. Yazin, kirin dökün, bütün bilinenleri yerle bir edin... Ne gerek var okumaya, kafa yormaya... Yazanlarin, birincilik alanlarin da iki eli var, sizin de... Yetmez mi, yeter de artar bile... Yaz gitsin... Onlar yazdi da siz niye yazamayasiniz?
--Tamam da evladim, önce dinle... Niye kiziyorsun ki?
--Dinliyorum teyze, söyle hadi ne söyleyeceksen.
--Bak evladim, iyi dinle beni... Bu çalismaya baslarken aslinda bilerek senaryo bilgisi edinme çabasina girmedim. Bilmeyen birinin film metni yazma sürecini, bir nevi deney gibi düsündüm. Senaryo bilgisi olmayan bir heveslinin, senaryo yazmak isterken, nasil bir yol izleyecegini görmek istedim. Yani bir acemi film çekmek isterse ne gibi saçmaliklar içinde yer alir? Ya da bilmeden iyi bir sey mi yapar? Kendi üzerimde bunlari denemeye çalistim. Bu yasimda senarist mi olacagim, film mi çekecegim? Tanigi oldugum sorunlara iliskin bir seyler yapmak istedim, hepsi bu.
--Valllahi ne güzel... Bravo teyze... Böylece büyük bir kesif yaptin öyle mi? Simdi de bunu bastirmak istiyorsun. Büyük cesaret. Ameliyat bilmeyen doktor hastayi tedavi edecegim diye öldürsün, sonra da hastayi öldürme sürecini, "Doktorlugu Hiç Bilmeyen Birinin Basina Gelenler" adiyla kitaba dönüstürsün. Sahane bulus. Bravo teyze, kirk yil düsünsem aklima gelmezdi... Bak ne diyecegim, madem senaryo bilmiyordunuz, neden öykü yazmadiniz, ya da roman?
--Dedim ya çocugum... Edebiyatçi degilim ben.
--Olsun teyze... Herkes edebiyatçi oldugu için mi yaziyor? Sen de roman yazmayi deneseydin. Teknik bir konu; senaryo yazmak nereden aklina geldi, anlamiyorum ki... Öykü yazsaydin... Bu yasta Nuri Bilge Ceylan mi olacaksin? Zor teyze zor... Amacin kendini oyalamaksa roman yaz. En iyisi roman... Bol b...